|
|
|
|
| |
TÜRKÇESİ VARKEN!

Türkçesi varken yabancı olan kelimenin kullanılmasına günümüzde oldukça sık rastlanıyor ve bu oldukça hızlı bir şekilde de yayılıyor. Peki, neden Türkçesi varken yabancı olan kelimeyi kullanıyoruz?
Yabancı dillere özenme; Osmanlı zamanında Farsçaya-Arapçaya, kısa bir süre önce Fransızcaya ve son 45-50 yıllık zaman diliminde ise İngilizceye kaymıştır. Bunun sebebi olarak bilim dilinin İngilizce olması gösteriliyor. Fakat olaya dikkatli baktığımız zaman bilim dilinin İngilizce olmadığı, aksine İngilizce gibi bir dilin bilim için hiç uygun olmadığını görüyoruz.
Metin Arıtürk /Selçuk Evrenkenti - İnşaat Mühendisliği
Kaynak:http://www.turkcedunya.com/turkcesi_varken
Ambulans: Cankurtaran
Trend: Gidiş, Gidişat
Erozyon: Toprak Aşınması
Kabine: Bakanlar Kurulu
Medya: Yayın-Basın
Dizayn: Tasarım
Fast Food: Tez Yemek
Servis: Hizmet
Filtre: Süzgeç
Mobil: Gezgin
Termik: Isıl
Radikal: Aşırı
Brifing: Bilgilendirme
Miting: Toplantı
Politika: Siyaset
Market: Bakkal, Çarşı, Pazar
Star: Yıldız
Süper: Ülken, Üstün, Koca
Şanslı: Bahtlı, Bahtı Açık
Sosyal: Toplumsal
Sprey: Püskürteç
Deterjan: Arıtmaç
Enternasyonal: Uluslar Arası
Korner: Köşe
Fuel Oil: Yakıt Yağ
Petrol: Neft
Shopping Center: Alışveriş Merkezi
Bariyer: Engebe
Operatör Dr: Cerrah
Dekor: Süs |
Vize:Sınav Lider: Önder
Alternatif: Seçenek
Legal: Yasal
Organize: Düzenlemek
Organizasyon: Örgüt, Topluluk
Deklarasyon: Beyanname
Ekonomi: İktisat
Prestij: İtibar
Doküman: Belge
Komisyon: Encümen
Komisyoncu: Aracı
Ambargo: Yaptırım
Sektör: Kesim
İzolasyon: Yalıtım
Agresif: Saldırgan
Operasyon: İşlem, Ameliye
Format: Biçim
Kompozisyon: Hitabet, Tahrir
Egzersiz: Alıştırma
Favori: As
Favori(yüzdeki): Duluk
Alarm: Uyarı
Otomatik: Öziş
Biyoloji: Dirilbilim
Sinema: Beyazperde
Aktif: Etkin, Faal
Pasif: Edilgen
Galeri: Sergi
Detay: Ayrıntı
Pozisyon: Durum, Konum
Reyting: Sıralama
Air Lines: Hava Yolu
Final: Son, Son Sınav
Üniversite: Evrenkent
Defans: Savunma
Antik: Eski
Spesiyal: Özel
Terör: Tedhiş
Terörist: Tedhişçi
Transfer: Aktarma
Kampus: Yerleşke
Sponsor: Destekçi
Stant: Tezgâh, Sergi |
|
|
Gelecek kendi özüne sahip çıkanlarındır...
01 Kasım 2007 Perşembe
Dünyaca ünlü Kırgız yazar Cengiz Aytmatov(Selvi Boylum Al Yazmalım romanının yazarı), kitapları dünyanın 154 diline çevrilen yazar, Türk Dünyasının ortak bir tarih ve kimlik şuuru etrafında birleşmesi ve bu şuurla geleceğe yönelmesini gaye edindi.Türk Dünyasını uyandırma, aydınlatma, ortak bir dil ve edebiyat ikliminde buluşturma konusundaki gayretiyle zirveye yükseldi. Ünlü yazar ile “Türk Dünyası Hizmet Ödülü”ne layık görüldüğü Elazığ’da konuştu.
- Sovyetler’den koptuktan sonra bir egemenlik mücadelesi verdiniz. Kırgız edebiyatçılar olarak Sovyet etkisinden kurtulmanız zor oldu mu?
İnsanlar demokrasiyi, sanki her şeyin yapılması serbestmiş gibi algıladılar ve zıvanadan çıktılar. Halbuki demokrasinin de kendine göre kuralları vardı.
- Bu yanlış demokrasi anlayışı insanları nereye götürür?
- Edebiyatçılar eserlerinde milli ve manevi duyguları ön plana çıkarmazlarsa, insanların geleceği bu yanlış demokrasi anlayışından dolayı iyi olmayacak. Bu yönüyle sinemaya, tiyatroya, yazarlara çok iş düşüyor.
-Türk Cumhuriyetleri kültürel faaliyetlerde ortak hareket edip tam olarak kapılarını açmalı mı?
-Evet. Mesela Kazakistan’da, Özbekistan’da, Kırgızistan’da, Azerbaycan’da ve Türkiye’de büyük tiyatrolar var. Türk cumhuriyetlerinin kendi tiyatroları var ama, birbirimize gösteremiyoruz. Kendi tiyatrolarımız kendi duvarlarımız içinde kalıyor. Halbuki Batı’da öyle değil. Avrupa ve Amerika’nın tiyatroları birbirlerine gidip geliyor. Almanya İtalya’ya, İtalya Fransa’ya, Fransa İspanya’ya tiyatrolarını, sinemalarını gösteriyor. Bu aynı zamanda “biz birbirimizi seviyoruz, destekliyoruz” anlamına da geliyor. İşte en önemli nokta burası.
|
|
|
|
|
|
|
| |
Bugün 25 ziyaretçi (43 klik) kişi burdaydı! |
|
|
|
|
|
|
|